Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
recuperación ecológica
what not
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"what not"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Speaking
1
Konuşma
what not
expr.
daha sair şeyler
2
Konuşma
what not
expr.
filan falan
3
Konuşma
what not
expr.
ve daha neler neler
"what not"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 94 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
not know what to do
f.
ne yapacağını bilmemek
General
2
Genel
what-not
i.
etajer
3
Genel
not what it looks like
f.
göründüğü gibi olmamak
4
Genel
not find what he expected
f.
beklediğini bulamamak
5
Genel
not find what he expected
f.
umduğunu bulamamak
6
Genel
can not believe what one hear
f.
kulaklarına inanamamak
7
Genel
can not believe what one hear
f.
kulaklarına inanmamak
8
Genel
not know what one is saying
f.
ne dediğini bilmemek
9
Genel
not what it appears to be
f.
göründüğü gibi olmamak
10
Genel
and what not
zf.
ve benzeri şeyler
11
Genel
and what not
zf.
üstelik
12
Genel
not but what
bağ.
ve fakat
13
Genel
not but what
bağ.
mamafih
14
Genel
not but what
bağ.
ve yine
Phrases
15
İfadeler
it's not what you know but who you know
expr.
ne bildiğin değil, kimi bildiğin/tanıdığın önemli
16
İfadeler
it's not what you know but who you know
expr.
ne kadar bilgili olduğun değil kimi bildiğin/tanıdığın önemli
17
İfadeler
what does not kill me, makes me stronger
expr.
beni öldürmeyen şey beni güçlendirir
18
İfadeler
not but what
expr.
o demek değildir ki
19
İfadeler
not but what
expr.
o demek değildir ancak
20
İfadeler
do what I say not what I do! (dwisnwid)
expr.
dediğimi yap, yaptığımı yapma
Colloquial
21
Konuşma Dili
not know what (one is) missing
f.
neler/ne kaçırdığını bilmemek
22
Konuşma Dili
not know what (one is) missing
f.
nasıl bir şey kaçırdığını bilmemek
23
Konuşma Dili
not know what to do with (oneself)
f.
ne yapacağını bilememek
24
Konuşma Dili
not know what to do with (oneself)
f.
nasıl oyalanacağını bilmemek
25
Konuşma Dili
not know what to do with (oneself)
f.
nasıl vakit geçireceğini şaşırmak
26
Konuşma Dili
not know what to do with (oneself)
f.
(kendiyle) nasıl baş edeceğini bilememek
27
Konuşma Dili
not know what to do with (oneself)
f.
(kendini) nasıl yatıştıracağını bilememek
28
Konuşma Dili
not know what to do with (oneself)
f.
ne yapacağını şaşırmak
29
Konuşma Dili
life is not what it seems
expr.
hayat göründüğü gibi değildir
30
Konuşma Dili
not what it is cracked up to be
expr.
söylenildiği kadar iyi değil
31
Konuşma Dili
if that's not (something), (then) I don't know what is
expr.
bu (bir şey) değil de ne?
32
Konuşma Dili
if that's not (something), (then) I don't know what is
expr.
bu da (bir şey) değilse, ben de bir şey bilmiyorum demektir
Idioms
33
Deyim
not know what hit someone
f.
neye uğradığını şaşırmak
34
Deyim
not know what hit you
f.
şokta ve kafası karışmış hissetmek
35
Deyim
not know what to make of someone
f.
(birinin yaptığı şeye) anlam verememek/anlamamak
36
Deyim
be not what it's cracked up to be
f.
söylendiği kadar iyi olmamak
37
Deyim
be not what it's cracked up to be
f.
sanıldığı kadar iyi olmamak
38
Deyim
not know what hit (one)
f.
neye uğradığını şaşırmak
39
Deyim
not know what hit (one)
f.
şokta ve kafası karışmış hissetmek
40
Deyim
not know what to do with yourself
f.
ne yapacağını bilememek
41
Deyim
not know what to do with yourself
f.
nasıl oyalanacağını bilmemek
42
Deyim
not know what to do with yourself
f.
nasıl vakit geçireceğini şaşırmak
43
Deyim
not know what to do with yourself
f.
(kendiyle) nasıl baş edeceğini bilememek
44
Deyim
not know what to do with yourself
f.
(kendini) nasıl yatıştıracağını bilememek
45
Deyim
not know what to do with yourself
f.
ne yapacağını şaşırmak
46
Deyim
not know what to do with yourself
f.
sıkıntıdan ne yapacağını bilememek
47
Deyim
not know what to make of
f.
(birinin yaptığı şeye) anlam verememek/anlamamak
48
Deyim
not know what to make of
f.
'-den ne anlam çıkaracağını bilememek
49
Deyim
not know what to make of (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bir anlam verememek
50
Deyim
not know what to make of (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) ne anlam çıkaracağını bilememek
51
Deyim
not know what to make of (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) pek anlamamak
52
Deyim
not know what you're missing
f.
neler kaçırdığını bilmemek
53
Deyim
not know what you're missing
f.
neler kaçırdığının farkında olmamak
54
Deyim
not know what hit someone
expr.
başına ne geldiğini bilmeden
55
Deyim
not know what hit someone
expr.
kendisine neyin çarptığını bilmeden
56
Deyim
not what something is cracked up to be
expr.
sanıldığı kadar iyi değil
57
Deyim
not what something is cracked up to be
expr.
söylenildiği kadar iyi değil
58
Deyim
do not lick what you have spat
expr.
tükürdüğünü yalama
59
Deyim
not what (someone or something) is cracked up to be
expr.
söylendiği kadar iyi değil
60
Deyim
not what (someone or something) is cracked up to be
expr.
söylendiği kadar yok
61
Deyim
not what (someone or something) is cracked up to be
expr.
sanıldığı kadar iyi değil
62
Deyim
not what (someone or something) is cracked up to be
expr.
sanıldığı kadar yok
Speaking
63
Konuşma
it's not what I'm looking for
expr.
aradığım bu değildi
64
Konuşma
it's not what I'm looking for
expr.
aradığım şey bu değildi
65
Konuşma
this is not what we do
expr.
bizim işimiz bu değil
66
Konuşma
I knew not what
expr.
bilmem ne
67
Konuşma
that's not what I heard
expr.
ben öyle duymadım
68
Konuşma
that's not what i asked
expr.
benim sorduğum bu değildi
69
Konuşma
that's not what I heard
expr.
ben o şekilde duymadım
70
Konuşma
don't tell me what to say and what not to say
expr.
bana ne söyleyip ne söylemeyeceğimi söyleme
71
Konuşma
I can not understand what you are saying
expr.
dediğini anlayamıyorum
72
Konuşma
that is not what I meant
expr.
demek istediğim bu değildi
73
Konuşma
that's not what I meant
expr.
demek istediğim bu değildi
74
Konuşma
it's not what you think
expr.
düşündüğün gibi değil
75
Konuşma
this is not what you think
expr.
düşündüğün gibi değil
76
Konuşma
are you really not going to tell me what you do?
expr.
gerçekten de ne iş yaptığını bana söylemeyecek misin?
77
Konuşma
this is not what it looks like
expr.
göründüğü gibi değil
78
Konuşma
life is not what happens to you
expr.
hayat başınıza gelen şey değildir
79
Konuşma
what percentage of people did not vote?
expr.
insanların yüzde kaçı oy kullanmadı?
80
Konuşma
you do not have the slightest idea what I am talking
expr.
ne konuştuğum hakkında en ufak bir fikrin bile yok
81
Konuşma
you do not know what you are missing
expr.
neler kaçırdığını bir bilsen
82
Konuşma
that's not what i meant
expr.
onu demek istemedim
83
Konuşma
what you do not want done to yourself do not do to others
expr.
kendine yapılmasını istemediğini başkasına yapma
84
Konuşma
that's not what he meant at all
expr.
öyle demek istemedi
85
Konuşma
I did not know what to do
expr.
ne yapacağımı bilmiyordum
86
Konuşma
that's not what it looks like
expr.
öyle görünmüyor
87
Konuşma
it's who you know, not what you know
expr.
neyi bildiğin değil, kimi tanıdığın önemli
88
Konuşma
that's not what she meant at all
expr.
öyle demek istemedi
89
Konuşma
that's not what i meant
expr.
kastettiğim bu değildi
90
Konuşma
I'm not really sure what we're supposed to be doing
expr.
ne yapmamız gerektiğinden tam olarak emin değilim
91
Konuşma
I am not interested in what you're going to say
expr.
söyleyeceğin şeylerle ilgilenmiyorum
92
Konuşma
it is not what you think it is
expr.
senin düşündüğün bir şey değil
93
Konuşma
it is not what you think
expr.
senin düşündüğün gibi değil
94
Konuşma
you are not what you seem
expr.
göründüğün gibi değilsin
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of what not
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy